19 Şubat 2013 Salı

Bulantı'dan Bir An



Cumartesi günü, istasyon şantiyesinin ahşap kaldırımının sonunda, açık maviler giyinmiş ufak tefek bir kadın, elindeki mendili sallayıp gülerek ger geri koşuyordu. O sırada ayağında sarı ayakkabılar bulanan bej rengi yağmurluk giymiş yeşil şapkalı bir zenci, ıslık çalarak sokağın köşesini dönüyordu. Kadın hâlâ geriliyordu, tahta perdeye asılan ve geceleri yakılan fenerin altında zenciye çarptı. Buram buram ıslak odun kokan o tahta perde, o lamba; kıpkızıl bir gök altında, bir zencinin kollarında o ufak tefek sarışın kadın, hepsi aynı anda oradaydı. Beş altı kişi olsaydık, bu çarpışmayı, bütün bu tatlı renkleri, bir kuştüyü yorganı andıran mavi mantoyu, açık renkli yağmurluğu, lambanın kırmızı camlarını gözden kaçırmazdık. Bu iki çocukça yüzde beliren şaşkınlığa gülmek gelirdi içimizden.

J. P. Sartre

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder